Sosyal Medya

Düşünce Platformu

Yöneticilerinizin Sizi Allah’a Şikâyet Edeceği güne Hazır mısınız?

Zerre kadar hayrın ve zerre kadar şerrin bile hesabının görüleceği, sorgu sualin zerreler üzerinden yapılacağı o gün, herkes birbirini suçlayacak.



Abdülaziz Kıranşal - Milli Gazete
Sebe suresi 31-34. ayetlerde kıyamet günü, iman etmemiş yöneticilerin ve yönetilenlerin iman etmeme suçunu birbirlerine atıp, birbirlerini suçlayacakları bir sahneden bahsediliyor. İman etmeyen halkların ve yöneticilerin birbirlerini suçladıkları gibi iman ettikleri halde İslam dininin hakkıyla yaşanamaması konusunda Müslüman halklar ve yöneticiler de birbirlerini suçlayacaklar
Zerre kadar hayrın ve zerre kadar şerrin bile hesabının görüleceği, sorgu sualin zerreler üzerinden yapılacağı o gün, herkes birbirini suçlayacak.
Halk diyecek ki, ya Rabbi! Bizim hiç bir suçumuz yok. Bizi bu yöneticilerimiz yoldan çıkardı. Onların yayınlanmasına izin verdikleri ahlaksız dizi ve filmler yüzünden nesillerimizin ahlakı bozuldu. Onlar toplumun ahlakını ifsad eden sanatçılara ve artistlere hürmet ettiler, değer verdiler bizde onları örnek aldık.
Onların ekonomistleri bize faizi ekonominin vazgeçilmez bir kuralı olarak tanıttığı için biz bu faiz belasına düştük. Onların kanunları nikâhsız ilişkiyi suç kapsamından çıkardığı için biz bu günahları işledik.
Onlar, kumarı millileştirip, milli piyango, toto, loto adı altında pazarladıkları için gençlerimiz kumara bulaştı. Onlar, bakkallarda bile satılmasına müsaade edip, fabrikalarını açtıkları için biz içki müptelası olduk.
Onlar Batıyla dostluklar kurup, bize Batıyı ulaşılması gereken muasır medeniyetler seviyesi olarak sundukları için biz de Batılıların ahlakını ve yaşam tarzını benimsedik. Bizim hiç bir suçumuz yok ya Rabbi! Bütün suç yöneticilerimizindir diyecekler.
Yöneticiler ise kendilerine yöneltilen bu suçlamalar karşısında halklarını suçlayacak ve diyecekler ki:
Hayır ya Rabbi! Asıl suçlu halklarımızdır. Çünkü bizi onlar yoldan çıkardı. Biz kendi halimizde insanlardık. Onlar bize dediler, gel başımıza geç, bizi ancak sen kurtarırsın, vur de vuralım öl de ölelim dediler.
Evet, biz ahlaksız dizi ve filmlerin yayınlanmasına izin verdik, çünkü bu halk o dizileri izleyip reyting rekorları kırdırarak bizden bunu talep etti. Evet, toplumun ahlakını ifsad eden sanatçılara değer verip hürmet ettik, çünkü onları bu halk şöhret yaptı. Onlarla bir fotoğraf çekilmek için birbirlerini çiğnediler. Çocuklarının onlar gibi olmasını istediler.
Evet, bizim ekonomistlerimiz faizi ekonominin vazgeçilmez bir kuralı olarak sundu ama bu halk da gitti yüz milyonun üzerinde faizli kredi kartı çıkarttı, bir milyon yüz bin esnaf gittiler faizli kredi çektiler, evlerini faizle aldılar, arabalarını faizle aldılar, düğünlerini bile faizle yaptılar. Bizim bir suçumuz yok ya Rabbi!
Evet, biz içkinin fabrikalarını açtık, kumara Milli piyango dedik ama bu halk da gitti bir yılda otuz beş milyon piyango bileti satın aldı.
Biz, kanunlarımızla nikâhsız birliktelikleri suç olmaktan çıkardığımızda halkalarımız, vardır bir bildikleri, dediler. Batıyla dostluklar kurup, onların birlikteliklerine üye olduğumuzda sevinçten havai fişekler attılar.
STK’ları vardı, cemaatleri vardı, hocaları, âlimleri, yazarları vardı ama bir kez bile bizi ikaz etmediler. Bunlar yapıyorsa vardır bir hikmeti dediler. Kazanımlarımızı kaybetmeyelim! BaÅŸka çaremiz mi var kardeÅŸim! Dediler.
Maaş zammını az bulunca greve gideriz dediler, vergi oranlarını fazla bulunca protesto ederiz dediler, hatta motorlu taşıtlar vergisine bile isyan ettiler ama söz konusu dinleri olunca parmaklarını bile kıpırdatmadılar, seslerini çıkarmadılar. Asıl biz halklarımızdan şikâyetçiyiz, çünkü ikaz etmeyerek onlar bizi yoldan çıkardı, asıl suçlu halklarımızdır ya Rabbi! Diyecekler.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.